Uyanış

Karanlık oda... Telefon alarmı çalmasıyla mavi parlayan ekran... Karşılıklı çekyatlarda uyuyan iki kişiyi aydınlatan ışık... Genç erkek sesi "dede kalksana, dedeee!" Yumuşak tonla "tamam kalktım." Yaşlı adam perdeleri çekti. Pencereyi açtı. Yüzünü serin rüzgar yaladı. Ezan sesi... Adamın arkasından "dede alarm, dedeee!" Yaşlı adam geri dönüp sehpa üzerindeki telefona uzandı. "Senin yaşındayken horoz uyandırırdı beni. Upuzun öterdi. Teknoloji çok şeyi aldı, götürdü." Başını hafif tavana doğru kaldırdı. Umutla açılmış gözler... "Allah'ım, keşke horoz sesini tekrar duyabilsem." Ellerini yüzüne sürdü. Yatağına oturdu. Ezan bitti. Uzanıp yorganı üzerine çekti. Odaya genç girdi. "Dede yatsıyı kıldın mı?" "Kıldım, kıldım." Işığı söndürdü. Perde aralığından süzülen ayışığı uyuyanların üzerinde hareket edip kayboldu. Horoz sesi... Yaşlı adam sevinçle yorganı savurup fırladı. Pencereyi açtı. Horoz sesi aniden kesildi. Yaşlı adam arkasına döndü. Telefon ekranı üzerinden yorgan altına doğru çekilen el... Yaşlı adamın kocaman açılmış gözleri...