“Hay aksi şeytan!” diyen
adam çalışma odasının ışığını açtı. Gözlük parçaları, elektronik malzemeler
etrafa dağılmıştı. Fincanı diğer eline alıp bir an durdu. Kahve döktüğü elini
eşofmanına sürüp üfledi. Parmak uçlarında yükseldi. Birkaç adım atmıştı ki kutuya
takıldı. Dengesini zor topladı. Derin bir soluk verip masasındaki dosyaları
elinin tersiyle yere süpürüp fincanı laptopun yanına bıraktı. Ekranı kaldırdı.
Düğmeye basarken fincana çarptı. Aklı çıkıyordu.“Eyvahh! Bela oldu bana,” deyip
fincanı biraz ileri itti. Fan pervanesinin gürültüsü odayı doldurmuştu.
Kulaklıkları takıp dokümanları incelemeye koyuldu. Kendini iyice kaptırmıştı.
Kadın geceliğinin düğmelerini açarak odaya girdi. Adam dönüp bakmadı. Kadın
şehvet dolu sesle “Aşkım, hadi yatağa gel,” diye çağırdı. Adam oralı olmadı.
“Projeyi yetiştirmem gerekiyor,” diye bahane yarattı. Kadın adamın kucağına
oturup kulaklıkları çıkardı. “Gözünün başka bir şey görmediği proje neymiş
merak ettim. Kaç gecedir yalnızım,” diye kulağına fısıldadı. Adam ekranla arasına
giren kadını ittirip “X-ray gözlük,” deyince kadının kulaklarından nerdeyse
duman çıkacaktı. Kalkarken fincanı alıp laptopa döktü. “Görmedim!”
Yorumlar
Yorum Gönder