Dönüşüm

Üç çocuk: Uzun, kısa ve tombik… Yan yana hızlı hızlı yürüyorlardı. Bahçe duvarının önünde durdular. Dallarda elmalar asılı. Tombik uzuna “Baksana oğlum, adam orada mı.” Uzun sıçradı ama boyu yetmedi. Tombikle kısa uzunun bacaklarını tutup kaldırdılar. Bahçe duvarı üzerinde bir gözüküp bir kaybolan kafa… “Adam falan yok.”  Kollarını duvara atıp çıktı. Diğerlerine el uzatıp yukarı çekti. Sırayla bahçeye atladılar. Kısa, tırmanması kolay bir ağacı gözüne kestirip yürüdü. Diğerleri peşinde. Tombik rahat davransa da kısa ve uzun endişeli. Tombik önden sıçrayıp dala tutundu, ayaklarını kaldırıp dalı kıskaca aldı. Çevik bir hareketle dalın üzerine çıktı. Çabuk çabuk kopardığı elmaları tişörtünün içine doldururken arkadaşları da tırmandılar. Koyunları elmayla doldukça şişen göbeklerine bakıp bakıp güldüler. Birden “İnin ulen ağaçtaaan!” feryadı duyuldu. Yaşlı amca bastonunu havada savuruyor koşa koşa geliyordu. Panikle ağaçtan atladılar. Uzunla kısanın elmaları yere saçıldı. Tombik göbeğini sımsıkı tutmuş önden duvara doğru koşuyordu. Hemen arkasında uzunla kısa. İkisi, bir sıçramayla duvara çıktı. Tombik ellerini uzatıp kendini çektirdi. Duvardan yola atladılar. Bahçeden yaşlı amcanın öfke dolu sesi geliyordu. Çocukların yanakları kıp kırmızı olmuş, ağızları kurumuştu. Biraz soluklanıp hızla uzaklaştılar. Tombik koynundan elma çıkarıp dağıttı. Keyifle elmaları ısıra ısıra yürürlerken karşılarına iri yarı bir adam çıktı. Kısa fısıldadı “Eyvaaah bakkal geliyor.” Elmaları çaktırmadan arkalarına saklayıp yanında geçtiler. Sonra dişlemeye devam. Sokak çeşmesinin yanında uzanmış köpek… Çocuklar sevinçle koşup köpeği sevdiler bir yandan da su içtiler. Tombik başını kaldırdığında bakkal dükkânını gördü. Kapısı açıktı. Tezgâhta renkli şekerlerle dolu kavanozlar... Arkadaşlarını dürttü.

***

Çocuk parkı… Uzun, kısa ve tombik yan yana salıncaklara oturmuş ceplerinden şekerleri çıkarıp çıkarıp ağızlarına dolduruyorlardı. Arkalarından hızla yaklaşan adam silueti… Ağızda kırılan şekerlerin sesleri… Adamın netleşen silueti… Keyifli şapırtılar… Adam tam arkalarında durdu. “Çocuklar!” Bir birine bakan korku dolu gözler… Yavaşça arkaya çevrilen başlar… Bakkalın gülümseyen yüzü… Uzatılan poşet… “Elmalarınızı dükkânda unutmuşsunuz.”

Yorumlar