Kar taneleri rüzgârla savrulmaktaydı. Genç bir piyade buzlu toprağın üzerine yığılmış
“Komutanım ayaklarımı hissetmiyorum,” derken titriyordu. Komutandan ses
çıkmayınca ağaca yaslanmış adama uzanıp omuzundan tuttu. Cansız beden devrildi.
Piyadenin gözyaşları donmuş kirpiklerinin arasından süzülüp yanağından
dudaklarına aktı. Elini parkasından içeri sokup iki patik çıkardı. Öpüp
kokluyor, “Muhammed, Muhammed,” diye gülümseyerek seviyordu. Rüzgâr
şiddetlendi. Başı öne düştü.
Bebek, beşiğinde keyifle
aguluyordu. Odanın kapısı açıldı. Gazyağı lambasıyla genç bir kadın içeriye
girdi. “Muhammed, yaramaz seni neden uyandın bakalım,” diyerek beşiğe eğildi.
Ayakları kıpır kıpırdı. Kadın zor tuttu. “Buz kesmiş!”
Yorumlar
Yorum Gönder