Bar ışıkları otoparkı aydınlatmaktaydı. Park edilmiş arabalar atıştıran
yağmurla ıslanmıştı. Şoför koltuğundaki adam klasik müzik dinlerken ritim
tutuyordu. Kaportaya vurulmasıyla irkildi. Zil zurna sarhoş kadın “Kapııı!”
diye bağırdı. Adam uzanıp kapıyı açınca kadın kendini koltuğa bıraktı. Adam
burnunu tuttu. “Leş gibi alkol kokuyorsun.” Suratı asıldı. “Kilisede yoktun,”
diye hesap sorduysa da kadın duymazlıktan geldi. Çantasından şarap şişesi
çıkardı. Sesi sitem yüklüydü. “Lütfen ama bir rahiple yaşıyorum. Kilisede
uyanmadığım sabah yok.” Adam “Arkadaşlarınla yeterince içmişsin. Şişeyi açmasaydın
iyi olurdu,” deyip torpidodan poşet aldı. Kadının dizlerine serdi. Kadın
öfkeyle “Uzatma artık,” diyerek poşeti attı. “Başımı şişirdi,” deyip radyoyu
kapattı. Kıkırdıyordu. “Derneğinizin psikolojik danışmanı Cascioli’nin
sevgilisinden duyduk. Vatikan'a bağlı üniversitelerden rekor seviyede şeytan
çıkarma talep edilmiş,” derken kıkırdaması kahkahaya döndü. “Şeytan çıkarma
kursları düzenleme çağrısı yapılmış.” Kendini iyice kaptırdı. “Kursa sende
gitmelisin. Hayatımıza hareket gelir,” diye adama laf soktu. Duramıyordu. Suratı
kızardı. Adamın “Kesinlikle…” demesiyle kadının kusması bir oldu. Adam motoru
çalıştırdı. “Evet, kesinlikle gitmeliyim.”
Yorumlar
Yorum Gönder