Derviş ve
müritleri büyük bir kayanın gölgesine oturmuş istirahat ediyordu. Derviş, Musa
(as) ve Firavun kıssasını tefsir etti. “Yola koyulalım. Sultan bizi bekler,”
diyerek ayaklandı. Patikaya girdiler. Kuş sesleri, türlü çiçeklerin
kokuları içinde yürüdüler. Yollarını nehir kesti. Suları azgındı. Müritler
dertlendi. İçlerinden biri dile geldi. “Musa gibi dua et. Nehir bize açılsın.”
Derviş çevresine göz gezdiriyordu. “Firavuna baş kaldırmayanın, başı göğe kalkmaz."
Müritler fısıldaştı. Derviş aralarından ayrılıp kuru bir ağaca yanaştı.
Sevgiyle sarıldı. “Allah ‘Size ruhumdan üfledim,’ diye buyurmuştu.” Müritlere
seslendi. “Çıkarın baltalarınızı!”
Yorumlar
Yorum Gönder