Çiçekçi kadın elinde
sepeti ışıklarda beklerken arkasından bir adam “Parasız eve gelme,” diye
bağırdı. Kadın yaşaran gözlerini tülbendiyle silip karşıya yürüdü. Restoranın
önündeki yerini kaptırmamak için kültür merkezinin büyük cam duvarlarının
önünden hızla geçip yaya üst geçidine yöneldi. Konferans salonu tıklım tıklım
doluydu. Politikacı, kadın derneklerinin düzenlediği panelde sözlerini “Kadına
şiddette son vereceğiz,” diye bitirdiğinde ayakta alkışlandı. Meydanda “Kadına
şiddete son,” diye slogan atan protestoculara polis biber gazıyla müdahale
ediyordu. Merkeze yakın restoranda selfie yapan iki kadın gösteriden
rahatsızdı. Yaşlı olan “Şu feministlerde çekilir gibi değil. Kocasız kalınca
böyle oluyorlar,” diyerek sırıttı. Bir adam ve çocuk restoranın önündeki
çiçekçiye yanaştı. Adam selam verip karanfilleri işaret etti. “Bir buket toplar
mısın?” Kadın keyifle hazırlarken çocuk gülleri kokluyordu. “Baba, anneme
bunlardan da alalım mı?” diye sordu. Elini cebine atan adam mahcup olunca kadın
bir tane alıp bukete soktu. ”Bu da benden.”
Yorumlar
Yorum Gönder